glass >> İngilizce <> Türkçe, İngilizce Sözlük, İngilizce Türkçe Sözlük, İngilizce Türkçe Çeviri, Online İngilizce Sözlük

Genel Arama

Çeviri

Eski Arayüz

Web Arama

Çeviri Kısayolları:

Google Translate

İngilizce » Türkçe

Yukarı

glass	{glæs} {N} büyüteç, cam, bardak, ayna, kadeh, mercek, gözlük camı, sırça {V} cam takmak, cam gibi yapmak, cam kaba koymak

glass	i. cam; camdan yapılmış şey, bardak, kadeh; ayna; bir bardak dolusu; barometre; termometre; dürbün; mercek, adese glasses i. coğ. gözlük. gIass blower cam ve şişe imal eden kimse. glass cloth cam bezi; cam elyafından bir çeşit kumaş. glass culture cam altında bitki yetiştirme usulü. glass cutter cam kesici kimse veya alet, elmas. glass eye camgöz. glasshouse i. cam fabrikası; İng. Iimonluk, ser. glassman i. cam işleri satan kimse, züccaciyeci; cam imal eden kimse, camcı. glassware i. züccaciye. glass wool cam yünü. glass works i. cam fabrikası; cam süs eşyaları. a friendly glass dost ikramı bir kadeh içki. annealed glass tavlanmış cam. blown glass şişirilerek imal edilmiş cam. cheval glass endam aynası, boy aynası. cut glass billur, kesme kristal. ground glass buzlu cam; cam tozu. Iooking glass ayna. magni- fying glass pertavsız,büyüteç.pane of glass tek pencere camı. plate glass kalın ve pürüzsüz cam. spun glass ince tel haline getirilen cam, cam elyafı. stained glass renkli cam. glassful i. bir bardak dolusu, bir bardak. glassy s. cam gibi; anlamsız; dalgın, donuk.
glass	f. cam kaba koymak; cam gibi yapmak; camla kapatmak.
glass	i. 1. cam. 2. bardak: a glass of water bir bardak su. a water glass su bardağı.
glass	f. cam takmak, camlamak.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar

Yukarı

balloon glass	{N} balon bardak, konyak bardağı
beer glass	{N} bira bardağı
bell glass	{'belglæs} {N} çan şeklinde kavanoz, fanus
burning glass	{'bɜ:rnıŋglæs} {N} büyüteç
crown glass	{N} mercek camı
flint glass	{'flıntglæs} {N} kristal, billur
A glass of tomato juice.	{PHR} bardak: Bir bardak domates suyu.
Could I have a clean glass?	{PHR} bardak: Temiz bir bardak alabilir miyim?
cut glass	{'kʌtglæs} {N} kesme cam, billur, kristal
field glass	{'fi:ld,glæs} {N} dürbün
frosted glass	{N} buzlu cam
ground glass	{N} buzlu cam, kumlu cam
How much is a glass?	{PHR} kadeh: Bir kadeh şarap ne kadar?
magnifying glass	{N} büyüteç, pertavsız
May I have a glass of beer?	{PHR} bardak: Bir bardak bira alabilir miyim?
pyrex glass	{N} ateşe dayanıklı cam
raise one's glass	{V} kadeh kaldırmak
reading glass	{'ri:dıŋglæs} {N} pertavsız büyüteç
stained glass	{N} cam: renkli cam, vitray
tinted glass	{N} cam: renkli cam