Türkçe » İngilizce  |
İlişkili Sonuçlar  |
Yukarı  |
sema |
- {N} sky, heaven, firmament, welkin
|
|
|
şema |
- {N} schema, diagram, view: exploded view
|
|
sema |
firmament, sky. |
|
sema |
whirling dance performed by the Mevlevi dervishes.
sema etmek (for a Mevlevi dervish) to whirl. |
|
şema |
1. diagram, plan, scheme; outline. 2. phil. schema. |
|
|
Türkçe » Rusça  |
İlişkili Sonuçlar  |
Yukarı  |
şema |
- {N} схема (F), чертеж (M), график (M), план (M)
|
|
sema |
- {N} небо (N), небеса (PL), слушание (N)
|
|
|
Türkçe » Türkçe  |
İlişkili Sonuçlar  |
Yukarı  |
sema |
Gök, gök yüzü |
|
sema |
Işitme, duyma * Mevlevî dervişlerinin ney, nisfiye gibi çalgilar eşliginde, kollarini iki yana açip dönerek yaptiklari
âyin |
|
şema |
Bir aletin, bir aracin veya bir biçimin ana çizgilerini gösteren çizim * Bir edebiyat eserinin, bir tasarinin plâni |
|
|
Osmanlıca » Türkçe  |
İlişkili Sonuçlar  |
Yukarı  |
SEMA |
Gök yüzü. Asuman. Gök. * Her şeyin sakfı. * Gölgelik. * Bulut ve emsali örtü.(Resul-i Ekrem'den (A.S.M.)
şöyle rivayet olunmuştur. Sema'ya uruç buyurdukları zaman kale burçları gibi bir mevkide bir takım melâike
görmüştü. Bunlar birbirlerinin yüzüne doğru, mütekabilen yürüyüp gidiyorlardı. Bunlar nereye gidiyorlar diye
Resul-i Ekrem (A.S.M.) Cebrâil'e (A.S.) sordu. Cebrâil: Bilmiyorum. Ancak yaratıldığımdan beri ben bunları
görürüm ve evvel gördüğümün bir tânesini bir daha görmem dedi. Onlardan birine, ikisi birden: "Sen ne
zaman halk olundun" diye sordular. O da: "Bilmiyorum. Ancak Cenab-ı Hak her dörtyüz bin senede bir yıldız
halk eder. Ben yaratıldığımdan beri de dörtyüz bin yıldız halk etti" diye cevap verdi. Melâikenin kesretini ve
kudret-i ezeliyenin vüs'at-ı tecelliyatını anlamalı... E.T.) |
|
|
Sonuclarinin bu ekranda cikmasini istemediginiz dilleri kaldirabilirsiniz. Bunu yapmak icin Ayarlar bölümümüzü ziyaret ediniz! (Dikkat! Aradığınız kelimenin sonucunu göremeyişiniz o dili devre dışı bıraktığınızdan dolayı olabilir. Tekrar etkinleştirmek için Ayarlar'a gidiniz.)
|