• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

Osmanlıca » Türkçe Yukarı
ASİL-ZADE f. Sülâlesi ve ailesi görgülü, temiz ve asil olan.

Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
ASIL (Bak: Asl)
ASİL Esas. Yedek olmayan. * Köklü. * Edebli, soylu. * Fık: Muamelâtta kendi nâmına hareket eden. * Akşam vakti. * Ölüm, mevt.
ÂSİL (C.: Avâsil-Usûl) Kovandan bal alan kişi. * Yürürken aceleden yele yele yürüyen kimse.
ASİL-ZÂDEGÂN (Asil-zâde. C.) Asilzâdeler, soylu kişiler.
BENDE-ZADE f. Köle çocuğu. * Mc: Çocuğunu onun kölesi yerinde tutup mütevâzi muâmelede bulunan.
HAHER-ZADE f. Hemşirezade, kızkardeş çocuğu. Yeğen.
HARAM-ZADE Gayr-ı meşru münasebetten doğmuş çocuk. Piç.
HELAL-ZADE Helâl doğmuş, meşru ve nikâhlı ana-babadan dünyaya gelmiş çocuk. * İyi adam, fenalık yapmaktan çekinen. Sâlih, afif, nâmuskâr.
HEM-ASIL f. Aynı asıldan.
HEMŞİRE-ZÂDE f. Kızkardeş çocuğu.
ZADE (Ziyâdet. den fiil) Çoğaldı, ziyade oldu veya çok olsun, çoğalsın (meâlinde).
ZADE f. Evlâd, oğul. * İyi insan. * Nikâh neticesi olmuş çocuk. * Kelime sonuna getirilerek birleşik kelimeler de yapılır. Meselâ: Şah-zade (Şehzade) $ : Padişah evlâdı.
ZADE-İ TAB' (Zâde-i tabiat - Zâde-i hâtır) Bir kimsenin kabiliyetinden, tabiatından meydana gelen eseri.