İngilizce » Türkçe |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {A} kaçak
- {N} koşu, koşma, yarış, sefer, seyir, gezinti, kaçamak, talep, kaçık, çorap kaçığı, rağbet, otlak, kümes bahçesi, verim, gösterim, süre, devam süresi, sürü, balık sürüsü, çoğunluk, maden damarı, dere, çay, akış
- {V} koşmak, kaçmak, tabanları yağlamak, geçip gitmek, yarışmak, yarışa katılmak, aday olmak
|
|
|
run |
f. (ran, run running) koşmak, seğirtmek; çabuk gitmek, çabuk yürümek; kaçmak, firar etmek; gidivermek; işlemek, çalışmak; işletmek; çalıştırmak; sürmek, kullanmak; yarışmak; yarıştırmak; adaylığını koymak; geçmek; uzanmak, gitmek; akmak, dökülmek; dökmek, akıtmak; yayılmak; kaçmak (çorap); irin akıtmak; vurmak (renk); etkin olmak, görülegelmek; anlatılmak; göç etmek (balık); meyletmek, yönelmek; devam etmek; oynanmak (piyes); geçirmek; (arabayla) taşımak, nakletmek, götürmek; (kaçak mal) kaçırmak; idare etmek, yönetmek; seri halinde yayımlamak; hep bir arada bankadan para istemek; (oyunda) sayı yapmak. run about koşuşturmak, öteye beriye koşmak. run a blockade ablukayı yarmak. run a boundary sınırı geçmek. run across tesadüf etmek, rast gelmek. run against çatmak, uğramak; çarpmak. run aground karaya oturmak. run amuck bak. amuck. run a risk riske girmek. run a temperature ateşi çıkmak. run away kaçmak, firar etmek. run away with alıp kaçmak; kolay kazanmak. run counter to aksine gitmek. run down yermek, kötülemek, aleyhinde söylemek; arkasından koşup yakalamak; kurulmadığı için durmak (saat); yavaşlayıp dinmek (konuşma). run for ones life kaçıp kurtulmak. run hard hızlı koşmak. run in matb. birleştirmek, bitiştirmek; yakalayıp hapse atmak. run into tesadüf etmek, rast gelmek; çarpmak. run into debt borca girmek. run off kaçmak; kaçırtmak; matb. basmak; beraberliği çözmek (yarış, oyun). run on devam etmek, ilerlemek; devamlı konuşmak. run on the rocks kayalara oturmak (gemi); iflâs etmek, batmak. run out dışarı koşmak; akmak; bitmek, tükenmek; dışarı atmak, kovmak. run over ziyarete gitmek; ezmek, çiğnemek; üstünden geçmek, tekrarlamak; göz gezdirmek, gözden geçirmek; taşmak. run riot bolca yetişmek; coşmak; ayaklanmak. run short of (malzemesi) tükenmek, kıtlaşmak. run the gantlet bak. gantlet. run through israf etmek; saplamak; içinden geçirmek; çabucak gözden geçirmek. run to earth deliğine kadar kovalamak (av). run to seed tohuma kaçmak. run true to form kendisinden beklenildiği gibi davranmak. run up (borç) birikmek; artırmak; inşa edivermek; (bayrak) çekmek. run upon rastlamak, tesadüf etmek. run wild başıboş kalmak; yabanileşmek. They ran out of money. Parasız kaldılar. We are running out of time. Zamanımız daraldı. |
|
run |
i. koşuş; koşu; koşma, seğirtme; koşulan veya gidilen mesafe; kısa gezi; tutulan yol; serbest giriş veya kullanım hakkı; seri, tekrar; oynama süresi, gösterim süresi; gidişat, eğilim; işleme süresi; parti, bir seferlik verim; uzantı; kaçık (çorap); akış; çay, dere; sürü halinde göç; (bir hayvanın) yaşadığı yer; kümes bahçesi; kayma yokuşu; bankadan toplu talep; hücum; müz. nağmeleme, sesgeçidi; (beysbol) tur, sayı; maden damarı; hedefe yaklaşma. a run of luck şans zinciri. the general run çoğunluk, büyük kısım. a run for ones money şiddetli rekabetle karşılaşma; semere. have the run of girme izni olmak. in the long run zamanla, en sonunda. on the run acele; kaçmakta; geri çekilmekte; koşarken. |
|
run |
i. 1. koşuş, koşma. 2. (çorapta) kaçık. 3. tic. talep, istem, rağbet: There´s a run on foreign novels. Yabancı romanlar çok rağbette. 4. gezi, gezinti. 5. yol, rota. 6. akış. 7. spor koşu. 8. sin. gösterim süresi. 9. balık akını; akın. |
|
run |
f. (ran, run,
running) 1. koşmak: He can run very fast. Çok hızlı koşabilir. 2. işlemek, çalışmak; işletmek, çalıştırmak: Who is running this machine? Bu makineyi kim işletiyor? 3. uzanmak, gitmek: The road runs from here to Edirne. Yol buradan Edirne´ye kadar uzanıyor. 4. akmak, dökülmek; akıtmak, dökmek: The river runs into the sea. Nehir denize dökülüyor. 5. gidip gelmek, işlemek: This bus runs between Kadıköy and Taksim. Bu otobüs Kadıköy ile Taksim arasında işliyor. 6. (çorap) kaçmak. 7. yarışmak; yarıştırmak: Are the horses running today? Bugün atlar yarışıyor mu? 8. yönetmek, idare etmek: He runs a small engineering firm. Küçük bir mühendislik firmasını yönetiyor. 9. (balık) akın etmek. 10. kaçırmak, ... kaçakçılığı yapmak: run drugs esrar kaçırmak. 11. adaylığını koymak; aday göstermek: She will be running in these elections. Bu seçimlerde adaylığını koyacak. 12. -e yönelmek. 13. (yağ) erimek. 14. (renk) akmak. 15. (makyaj) akmak. 16. (yaradan) irin akmak. 17. tiy. (oyun) (belirli bir süre boyunca) oynanmak: The play only ran for two weeks. Piyes ancak iki hafta boyunca oynandı. 18. bilg. (programı) yürütmek. |
|
|
İngilizce » İngilizce |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
Run |
of Run |
|
Run |
of Run |
p. p. |
Run |
To move, proceed, advance, pass, go, come, etc., swiftly, smoothly, or with quick action; -- said of things animate or inanimate. Hence, to flow, glide, or roll onward, as a stream, a snake, a wagon, etc.; to move by quicker action than in walking, as a person, a horse, a dog. |
a. |
Run |
To go swiftly; to pass at a swift pace; to hasten. |
a. |
Run |
To flee, as from fear or danger. |
a. |
|
İngilizce » İspanyolca |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {N} marcha (F), escalera (F), excursión (F), corrida (F), carrera (F), migración (F), trayecto (M), tirada (F), tendencia (F), recorrido (M), serie (F), asedio (M), fermata (F)
- {V} correr con la casa, ejercer, manar, pasar, pasear, correr, correr: hacer correr, manejar, pacer, llevar, explotar, ejecutar, forzar, huir, funcionar, circular, seguir
|
|
|
İngilizce » Fransızca |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {N} cours (M), tour (M), promenade (F), trajet (M), parcours (M), succession (F), série (F), suite (F), séquence (F), ruée (F), poussée (F), tendance (F), courant (M), flux (M), piste (F), descente (F), enclos (M), échelle (F), roulade (F), tirage (M), point (M), course (F), candidature (F)
- {V} courir, précipiter: se précipiter, répandre: se répandre, sauver: se sauver, couler, filer, glisser, dégoutter, fondre: se fondre
|
|
|
İngilizce » Rusça |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {N} бег (M), пробег (M), прогулка (F), поездка: короткая поездка, ручей (M), рейс (M), маршрут (M), полет (M), прогон (M), отрезок пути, бремсберг (M), расстояние (N), длина (F), тропа (F), период времени, направление (N), направление рудной жилы, партия (F), тираж (M), очко (N), стадо животных, косяк рыбы (M), средний тип, средний разряд, спрос (M), разрешение пользоваться, разрешение хозяйничать, огороженный: огороженное место, загон для овец, погон (M), поток (M), полоса (F), трасса (F), труба (F), желоб (M), лоток (M), кормовой: кормовое заострение, рулада (F), ход (M), действие (N), работа (F), течение (N), тенденция: общая тенденция, просмотр (M), показ (M), заход на цель, спустившийся: спустившаяся петля на чулке
- {V} бегать, бежать, обегать, обежать, гнать, подгонять, заставить двигаться, убегать, убежать, спасаться бегством, линять, вылинять, пойти, итти, идти, проходить, передвигаться, передвинуться, двигаться, катиться
|
|
|
İngilizce » Almanca |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {N} Masche (F), Lauf (M), Laufmasche (F), Fahrt (F), Flug (M), Ausflug (M), Strecke (F), Serie (F), Sequenz (F), Folge (F), Reihe (F), Auflage (F), Spielzeit (F), Laufzeit (F), Tendenz (F), Ansturm (M), Hühnerhof (M), Run (M), Gehege (N)
- {V} verkehren, laufen, fahren, ablaufen, starten, abwickeln, ausgehen, auslaufen, durchführen, einlassen, färben, rinnen, fließen, tropfen, tröpfeln, zerfließen, führen, leiten, steuern, verwalten, halten, triefen, unterhalten, verfließen, verlaufen, rennen, schmeißen, plagen
|
|
|
İngilizce » İtalyanca |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {N} corsa (F), giro (M), fuga (F), cerca (F), scappata (F), funzionamento (M), percorso (M), tragitto (M), servizio (M), serie (F), scala (F), periodo (M), scadenza (F), richiesta (F), direzione (F), recinto (M)
- {V} correre, correre: far correre, scorrere, scorrere: far scorrere, accorrere, decorrere, partire, passare, andare, seguire, rotolare, fluire, filare, saltare, guidare, servizio: fare servizio, reggere, governare, gestire, dirigere, amministrare, funzionare, funzionare: far funzionare, estendersi, spandere, variare, diventare, vigore: essere in vigore, validità: avere validità, sciogliersi, presentarsi candidato
|
|
|
İngilizce » Çince (Simpl.) |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {A} 浇铸的, 熔化的
- {N} 路程, 跑步
- {V} 跑, 跑步, 办, 奔跑, 泝, 奔走, 辖, 营, 颠, 管, 运行, 管理, 执行, 走, 经营, 举办, 走向, 开, 理
|
|
|
İngilizce » Çince (Trad.) |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {A} 澆鑄的, 熔化的
- {N} 跑步, 路程
- {V} 跑, 跑步, 辦, 奔跑, 泝, 奔走, 轄, 顛, 營, 管, 運行, 執行, 管理, 經營, 走, 走向, 舉辦, 開, 理
|
|
|
İngilizce » Arapça |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {A} مهرول, ذائب, سائل
- {N} مجرى, انقضاض, مسار, المدى البعيد, رتل, سباق عدو, سباق في العدو, ميل, جولة, ركض, تواصل, نوع, نموذج, المسافة المجتازة في فترة من السفر, ترشيح, انحدر, طريق, نزهة
- {V} جري, جرى, أدار, عدا, ترشح, ركض, عبر, هرول, سجل نقطة في البيسبول, عجل, تسرع, خاض معركة, انزلق, سحب, شغل, ظل نافذ المفعول, وقع, سال, أذاب, نما بسرعة, أيد ترشيح, انتشر, تكرر, بدأ العدو, سوق بسرعة, إجتاز بسرعة, دخل, طارد, قاد, تصفح بسرعة, قاد السيارة, صنف الأوراق, صفى, رسم خطا, حكم, أنسل, طبع, نشر
|
|
|
İngilizce » Portekizce |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
run |
{rʌn}
- {N} corrida (F), carreira (F), movimento (M), operação (F), série, jornada (F), viagem (F), passeio (M), marcha (F), excursão (F), temporada (F), período (M), duração (F), curso dos acontecimentos (M), baixa súbita (F), caminho (M), trajecto [PT] (M), trajeto (M), travessia (F), córrego (M), cardume, viveiro (M), pasto (M), desembarque
- {V} correr, apressar-se, fugir, seguir, ir, atingir, perseguir, pesquisar, espetar, desbotar, durar, continuar, inundar, disputar, competir, candidatar-se, recorrer, sofrer, fazer funcionar, conduzir, coser, romper, contrabandear, liqüidificar, trotear, revolver, fluir, gotejar, supurar, vagar, prosseguir, tender, moda: estar na moda, apertar
|
|
|
Sonuclarinin bu ekranda cikmasini istemediginiz dilleri kaldirabilirsiniz. Bunu yapmak icin Ayarlar bölümümüzü ziyaret ediniz! (Dikkat! Aradığınız kelimenin sonucunu göremeyişiniz o dili devre dışı bıraktığınızdan dolayı olabilir. Tekrar etkinleştirmek için Ayarlar'a gidiniz.)
|