GILAF-I SEYF |
Kılıç kını. |
|
HİDDET-İ SEYF |
Kılıç keskinliği. |
|
İGMAD-I SEYF |
Kılıcı kınına sokma. |
|
İGTİLAF-I SEYF |
Kılıcın kınına girmesi. |
|
İMTİHA-Yİ SEYF |
Kılıcın bilenmesi, keskinleştirilmesi. |
|
İNFİLAL-İ SEYF |
Kılıcın keskinliğinin gitmesi, körlenmesi. |
|
İSTİLAL-İ SEYF |
Kılıcı kınından sıyırıp çıkarma. |
|
İŞHAZ-I SEYF |
Kılınç bileme. |
|
SÂHİB-ÜS SEYF |
Kılınç sahibi. Maddeten kuvvetli olup, maddi cihad ile vazifeli olan. |
|
SELL-İ SEYF |
Kılıç çekme. |
|
SEYF İBN-İ ZÎYEZEN |
Yemen padişahlarındandır. Hz. Muhammed'in (A.S.M.) bi'setinden evvel onun evsafını evvelki mukaddes
kitaplarda görmüş ve iman etmiş ve müştak olmuştu.(Resül-i Ekrem'in (A.S.M.) Ceddi Abdülmuttalib; Yemen'e
kafile-i Kureyş ile gittiği zaman, Seyf İbn-i Zîyezen onları çağırmış, onlara demiş ki: "Hicaz'da bir çocuk
dünyaya gelir. Onun iki omuzu arasında hatem gibi bir nişan var. İşte o çocuk umum insanlara imam
olacak."Sonra gizli, Abdülmuttalib'i çağırmış: "O çocuğun ceddi de sensin" diye kerametkârane, bi'setten
evvel haber vermiş... M.) |
|
SEYF-İ BETTÂR |
Çok keskin kılıç. |
|
SEYF-İ HADİD |
Keskin kılıç. |
|
SEYF-İ MESLUL |
Kınından çıkmış kılıç. |
|
SEYF-İ SÂRİM |
Keskin kılıç. |
|
TAKLİD-İ SEYF |
Kılıç kuşatma. |
|
|