issue >> İngilizce <> Türkçe, İngilizce Sözlük, İngilizce Türkçe Sözlük, İngilizce Türkçe Çeviri, Online İngilizce Sözlük

Genel Arama

Çeviri

Eski Arayüz

Web Arama

Çeviri Kısayolları:

Google Translate

İngilizce » Türkçe

Yukarı

issue	{'ıʃu:} {N} çıkarma, yayınlama, piyasaya sürme, basım, sayı, konu, mesele, sorun, sonuç, nesil, çocuk: çocuklar, irin, iltihap, akıntı, çıkış, son, akıbet {V} çıkarmak, ihraç, yayınlamak, bildirmek, dağıtmak, ihraç etmek, piyasaya çıkarmak, çıkmak, akmak, yayınlanmak, sonuçlanmak

issue	(i.), (f.) yayınlama, yayın, basım; konu, müzakere konusu, mesele, sorun; sonuç, netice; (mecmua) sayı; boşalma yeri; boşalma, çıkış; donatma, tevzi, dağıtım; çocuklar, nesil; (tıb.) cerahat; (f.) dışarı çıkmak, dışarı akmak; sonuç vermek; husule gelmek; hasıl olmak, doğmak, neşet etmek; basılıp yayınlanmak; çıkarmak, dağıtmak; vermek, ihraç etmek; yayınlamak. issue of shares hisse senedi ihracı. at issue üzerinde konuşulan, münakaşa edilen, bahis konusu olan. bank of issue tedavül bankası. date of issue ihraç günü. face the issue bir durumu olduğu gibi kabul edip ona göre davranmak. join issue (bir mevzu üzerinde) münakaşada bulunmak. take issue itiraz etmek.
issue	f. 1. yayımlama, yayım, basım. 2. konu. 3. sorun, mesele. 4. sonuç, netice. 5. sayı, nüsha. 6. boşalma yeri. 7. boşalma, çıkış. 8. dağıtım. 9. huk. çocuklar, füru. 10. mal. piyasaya sürme, emisyon.
issue	sorun
issue	basım sayısı

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar

Yukarı

back issue	{N} eski sayı, günü geçmiş nüsha
government issue	{N} asker: Amerikan askeri, askerlik hizmeti, ordu: Amerikan ordusuna uygun
at issue	{A} söz konusu olan, üzerinde konuşulan
bring to an issue	{V} sonuçlandırmak
die without issue	{V} kimsesiz ölmek
evade the issue	{V} sorunlardan kaçmak
forse an issue	{V} zorla karar verdirmek
join issue with smb.	{V} tartışmak, münakaşa etmek
point at issue	{N} tartışma konusu, söz konusu mesele
raise an issue	{V} sorun çıkarmak
take issue with smb.	{V} tartışmak, münakaşa etmek
the whole issue	{N} bütün mesele, bütün sorun
side issue	{N} önemsiz konu
a live issue	günün önemli sorunu.
at issue	üzerinde konuşulan, söz konusu olan.
face the issue	bir durumu olduğu gibi kabul edip ona göre davranmak.
issue a command	komut vermek
issue a command, to	komut vermek
issue of shares	hisse senedi ihracı.
object at issue	1. anlaşmazlık konusu. 2. iddia olunan şey.