Kaçamak >> İngilizce <> Türkçe, İngilizce Sözlük, İngilizce Türkçe Sözlük, İngilizce Türkçe Çeviri, Online İngilizce Sözlük

Genel Arama

Çeviri

Eski Arayüz

Web Arama

Çeviri Kısayolları:

Google Translate

Türkçe » İngilizce

Yukarı

kaçamak	{A} casual, evasive, furtive, running, stealthy, surreptitious {ADV} casually {N} subterfuge, evasion, escapade, run, hanky-panky, loophole, shift {V} salvo

kaçamak	1. doing something forbidden; doing something one shouldn´t do. 2. pretext, excuse; loophole. 3. refuge, safe place. 4. secret back gate, postern. __ yapmak to do something forbidden; to do something one shouldn´t do. __ yol pretext, excuse.
kaçamak	dish made with cornmeal, water, and butter.
kaçamak	* doing something forbidden; doing something one shouldn't do. * pretext, excuse; loophole. * refuge, safe place.
kaçamak	equivocation

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar

Yukarı

kaçamak bakış	{N} peep, surreptitious: a surreptitious glance, running glance
kaçamak bakmak	{V} peep
kaçamak cevap	{N} evasive answer, quirk
kaçamak cevaplarla atlatmak	{V} run-around: give smb. the run-around
kaçamak cevaplar vermek	{V} hedge
kaçamak cevap verme	{N} shuffle
kaçamak cevap vermek	{V} evade a question, evade, fence, prevaricate, shift
kaçamak konuşma	{N} circumlocution
kaçamak söz	{N} prevarication
kaçamak yapmak	{V} evade, elude, cop out, dodge, have it off
kaçamak yapmaya meyilli	{A} evasive
kaçamak yol	{N} cop-out
kaçamak yapmak	* to do something forbidden; to do something one shouldn't do.
kaçamak yol	* pretext, excuse.
kaçamak yap	elude
kaçamak cevap ver	prevaricate
kaçamak cevap verme	prevarication
kaçamak yapan	truant
kaçamak yanıt vermek	fence
kaçamak noktası	loophole