Almanca » Türkçe |
Yukarı |
halten |
- {V} tutmak, muhafaza etmek, dayanmak, saymak, değer vermek, önem vermek, beslemek, durmak
|
|
|
halten |
tutmak; alıkoymak; (hayvan) beslemek; durmak; dayanmak an sich halten kendini tutmak den Mund halten ağzını tutmak, sesini kesmek |
|
halten |
{'haltın} tutmak; durdurmak; dayanmak: durmak; (hayvan) beslemek, yetiştirmek. |
|
halten |
beslemek |
{hayvan} |
halten |
dayanmak |
|
|
Almanca » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
fern halten |
- {V} uzak tutmak, engellemek
|
|
geheim halten |
|
|
sich halten |
|
|
Stunde halten |
|
|
halten auf |
|
|
halten von |
|
|
Haus halten |
|
|
instand halten |
|
|
kurz halten |
|
|
Maß halten |
- {V} haddini bilmek, ölçüyü aşmamak
|
|
sauber halten |
|
|
wach halten |
- {V} hatırda tutmak, canlı tutmak
|
|
abstand halten |
mesafe bırakmak, uzaktan gelmek davon Abstand nehmen bir şey yapmaktan kaçınmak mit Abstand der beste açık farkla en iyi |
|
ausschau halten |
gözleriyle araştırmak |
|
diät halten |
perhiz yapmak, rejim yapmak |
|
halten verboten! |
durmak yasaktır! |
|
halten für |
saymak, gözü ile bakmak |
|
halten von |
değer vermek sich halten tutunmak viel von jdm halten birine çok değer vermek |
|
instand halten |
bakmak, korumak |
|
sich schadlos halten an |
-den zararını çıkarmak |
|
|
|